Endütriyel Gürültü Çözümü

Endüstriyel Gürültü, sanayi toplumlarının en önemli sağlık risklerinden biridir.Uzun süreler yüksek seviyede gürültüye maruz kalan işçilerde tedavisi olmayan ‘’mesleki sağırlık’’ meydana gelebilmektedir.Gerçi mesleki sağırlık,’’ Akustik Travma’’ ve bazı kimyasallara maruziyet sonucu da oluşabilmesine karşın en önemli şekli ‘’Gürültüye Bağlı İşitme Kaybı’’dır.

Gürültünün işitme dışındaki etkileri

a-Fizyolojik etkiler:Gürültü;uykusuzluk ve uykuya dalmada zorluğa neden olur.Stresi arttırır.Gürültüye uzun süreli maruziyet,kan basıncında,kalp atışlarında solunumda, kandaki ürik asit ve lipit düzeylerinde değişikliklere sebep olur.Ayrıca gürültüye bağlı olarak artan gastrointestinal motilite peptik ülsere de neden olabilmektedir.
b-Sesli Haberleşmeyi Engelleme:Gürültü endüstride sesli sinyallerin duyulmasını ve karşılıklı konuşmayı olumsuz etkiler.Bu etkileme,kesikli ve vurmalı gürültülerde sürekli gürültüye oranla daha fazladır.Bu nedenle bu tip ortamlarda görsel sinyaller daha çok tercih edilir.
c-Psikolojik Etkiler:Rahatsızlık hissi,uyumsuzluk,uykuya geç dalma ve uykusuzluk,yorgunluk gürültünün neden olduğu etkilerdendir.Bunun yanısıra morali ve çalışma etkinliğini de düşürür.

Gürültünün işitme duyusuna etkileri

a-Geçici Eşik Kayması:
Süre olarak kısa da olsa şiddetli bir gürültünün tesirinde kalan kişilerde işitme eşiği değişir.Bir süre dinlendikten sonra da bu değişim ortadan kalkar.Buna ‘’Geçici Eşik Kayması’’(GEK) denir.GEK’in boyutu,etkileşimden sonra işitme eşiğinin ölçülmesi için geçecek süreye bağlıdır.Bunun için ölçüm,gürültüden 2 dakika sonra yapılır.GEK’in ilerlemesi veya düzelmesi sesin spektrumu,ses basınç düzeyi,maruz kalınan süre ve gürültünün tipiyle ilişkilidir.En az çalışma süresi olan 8 saatlik sürekli bir etkileşimle oluşan eşik değişmesinin de 80 saattte ortadan kalkması beklenir.En az 16 saatlik bir dinlenmeden sonra tekrar çalışmaya başlandığı düşünülürse,iştme normale dönmeden yine gürültüye maruziyet sözkonusu olacaktır.Bu nedenle koruyucusuz olarak gürültülü bir ortamda çalışan bir kişi,hayatını büyük bir bölümünde normal bir işitmesinden yoksun kalacaktır.
b-Uzamış Geçici Eşik Kayması:
Gürültğnün 16 saatin üzerinde uygulanması durumunda GEK,Kalıcı Eşik Kayması(KEK) haline dönüşür.Bu da kalıcı zedelenmenin yolunu açar.
c-Kalıcı Eşik Kayması:Genellikle sensöro-nöral tip iştme kaybının tek başına,bazen de iletim tipi işitme kaybıyla birlikte görüldüğü ;akut formunun da Akustik Travma ile karekterize olduğu durumdur.Çınlama süreklidir.İlerde tam ya da kısmi sağırlık gelişebilir.

Gürültünün kronik etkileri 4 dönemde incelenebilir:

1.Dönem:İlk günden 1.ayın sonuna kadar süren dönemdir.İş sonrası kulak çınlaması,baş ağrısı,kulakda dolgunluk hissi,yorgunluk ve baş dönmesi şikayetleri görülür.
2.Dönem:Kulak çınlamasının aralıklarla kendini gösterdiği,1-2 ay içinde ortaya çıkan dönemdir. Kişi henüz etrafındakilerle iletişimde bir problem yaşamaz. Bu aşamada yalnızca odyometrik ölçümlerle 4000 Hz deki az miktardaki işitme kaybı ortaya konabilir.
3.Dönem:2. dönemin aylarca uzamasıyla oluşur.Bu dönemde kişi normal işitemediğini fark eder.4000Hz’deki işitme kaybı 80-85 dB’ye kadar ulaşmıştır.Kişi radyo ve televizyonun sesini fazla açar,telefon görüşmesinde güçlük çeker.Saat tiktaklarını ve gürültülü ortamlardaki konuşmaları duyamaz.
4.Dönem:80 dB dolayındaki bir kayıpla birlikte uğultu ve çınlamalarla karakterize 2-15 yıl içinde ortaya çıkan dönemdir.
Dört dönemde de kulak çınlaması kalıcı olabilir.Bu çınlama işitmeyi engelleyeci şekilde değildir.Ancak uyku ve dinlenme sırasında kişiyi rahatsız eder.

İşyerinde gürültüden korunma yöntemleri

a-Gürültüyü Kaynakta Azaltmak:
Endüstriyel gürültü sorununa en etkili çözüm yoludur.Bu amaçla ;
*Gürültü çıkaran işlemi daha az gürültülü işlemle değiştirmek,
*Dah az gürültü çıkaran makinalar kullanmak
*Gürültü çıkaran makinaların işleyişini yeniden düzenlemek gibi önlemlere başvurulur.
Gürültüyü kaynakta özel mühendislik işlemleri gerektirir.İşlemi tasarım aşamasında ele almak maliyet açısından daha etkili olur.
b-Gürültüyü Kaynakla Alıcı Arasındaki Yolda Azaltmak:
Gürültünün kaynağında yok edilememesi ve azaltılamaması,önlemlerin ses enerjisinin yayıldığı yol üzerinde yoğunlaşmasına neden olur.Bu amaçla yapılan işlemler şöyledir:
*Gürültü kaynağı ve ona maruz kalan kişi arasındaki uzaklığı arttırmak,
*Sesin havada yayılmasını önlemek için ses emici engeller kullamak,
*Sesin duvar,tavan ve taban gibi geçebileceği ve yansıyabileceği yerleri ses emici malzeme ile kaplamak veya böyle malzemelerden yapmak,
*Gürültü kaynağını ses emici malzeme ile kapatmak veye ayırmak
c-Gürültüyü,Gürültüye Maruz Kalan Kişide Engellemek:
*Gürültüye maruz kalan kişiyi ayırmak,
*Gürültüye maruziyet süresini azaltmak veya gürültülü yerlerde rotasyonla çalışmak,
*İş programını değiştirmek,
*Kişisel koruyucu kullanmak

Kulak Koruyucuları

Gürültü düzeyi 100-110Db arasında olan ortamlarda daha etkin kullanılan ,kulak tıkaçları,kulaklıklar ve başlıklardır.Gürültü düzeyi 80-100 dB arası ve gürültü spektrumu düzgün ise veya düşük frekanslar yoğun ise ‘’kulak tıkaçları’’tercih edilir.Ortamda 120-125 Db arası gürültü varsa ,’’kulaklık’’ve ‘’tıkaçların’’ birlikte kullanılması gerekir.Gürültü düzeyi 125dB’in üzerinde ise hava yolu ile birlikte kemik yolunu da koruyan ‘’başlıklar’’ tercih edilir.Kulak koruyucusu seçerken amaca uygunluğu ,temizliği,konforu,güvenliği ve elde edilebilirliği tercih kriterleri olmalıdır.

Yorumlar